TED Atakent Koleji tarafından düzenlenen “TED Okulları, Atatürk ve Vatan” konulu kompozisyon yarışmasında 8. sınıf öğrencimiz Munira Kadiri, birincilik ödülünü almaya hak kazanmıştır.

ATATÜRK’Ü SEVMEK DEMEK

Benim için Atatürk’ü sevmek demek; bilimi, çalışmayı, araştırmayı sevmek demek. Benim için Atatürk’e inanmak demek; bağımsızlığı, özgürce yaşamayı, tüm insanlığı ve barışı sevmek demek. Benim için vatanı sevmek demek Atatürk’ün mirası olan ilkelere ve cumhuriyete sahip çıkmak demek. Bu ilkelere sahip çıkmak ise önce ahlaklı, namuslu, doğru ve dürüst bir insan olmak demek. Hukuktan, adaletten yana olmak, vatanımızı daha iyiye ve ileriye götürmek için yılmadan usanmadan mücadele etmek demek.

Atatürk’ü sevmek demek ona 10 Kasımlarda özlem dolu şiirler okumak değildir. Atatürk‘ü sevmek için önce vatanı sevmek gerekir. Vatanı sevmek için de önce Atatürk’ü. Atatürk adı gibi bu ülkenin Ata’sı, bağımsızlığımızın sembolü, özgürlüğümüzün yılmaz bekçisi olma yolunda bizim önderimiz, biricik ve vazgeçilmez ilkemiz, Türk olma bilincimizdir. Hiçbir ülke özgürlüğü, bağımsızlığı ve ilkeleri olmadan var olamaz. Atatürk, bize bunları kazandırmış, bağımsızlığımıza sahip olmamız için büyük fedakarlıklar yapmış ve emanetlerine sahip çıkacağımız konusunda da bize sonsuz bir güven duymuştur. Yapmamız gereken bu güvene layık olmak, sahip olduklarımızı elde etmek için verilen bedelleri hiçbir zaman unutmamaktır.

Bağımsız yaşamak için ilkeli olmak gerekir. Yüz yılı aşkın bir süre önce kazanılan Kurtuluş Savaşı ile işgalci uluslardan kurtulmuş olabiliriz ancak savaş sadece cephede bitmiştir. Bundan sonra bağımsızlığımızı korumak için cephede savaş kazanmak yetmiyor. Hem ekonomide hem sanatta hem teknolojide hem eğitimde olan savaşları da kazanmamız gerekiyor. Artık savaşların çoğu top ve tüfekle değil, kâğıt ve kalemle kazanılıyor. Tüm bunları başarmak için de her şeyden önce gelen daima eğitimdir.

Eğitime önem veren toplumlar bu yüzyılda ileriye gidiyor. Atatürk de bütün bunları önceden görüp harf devrimini gerçekleştirmiştir. Türkiye’deki her vatandaşın cahil kalmaması için eğitim seferberliği yapmıştır. Çünkü cehalet en büyük düşmandır. Avrupa devletleri Reform ve Rönesans’ın etkisi ile Aydınlanma Çağı’na girdiklerinde, Osmanlı İmparatorluğu karanlık bir cehalete boyun eğmiştir. Dünya kendini geliştirirken, Osmanlı çağın gerisinde kalınca dış ülkelere bağımlı kalıp, önce ekonomik bağımsızlığını sonra da siyasi bağımsızlığını ve bütünlüğünü kaybetmiştir.

Atatürk, Türk milletini başka devletlerin altında ezilmekten kurtarmakla kalmayıp Türk milletini çağdaş devletler arasına sokmak için gerekli devrimleri de yapmıştır. Atatürk’ü görmek demek mutlaka onun yüzünü görmek değildir. Onun fikirlerini ve vatan sevdasını hissediyorsanız bu yeterlidir. Bize düşen görev Atatürk’ün değerlerine ve fikirlerine sahip çıkıp yorulmadan çalışmaktır. Unutmayalım ki düşman her zaman kapının arkasında pusuda beklemektedir.

Münira KADİRİ